Robotlar işlerimizi elimizden alacak mı?
( Bu çok klasik bir başlık olabilir… İsterseniz yazıya Gelecekte “insan”ı neler bekliyor? Ya da Gelecek geldi ? Ya siz? Veya Kişisel Geleceğiniz Nasıl olacak?
Siz daha orijinal bir isim de bulabilirsiniz.
Değişim ve Hız
Gelecek Şimdi ! “Future Now” isimli bir web ve haber portalı olduğunu duyunca heyecanlandım.
Günümüzü belirleyen iki güç var : Değişim ve Hız .
Değişimin artan hızı ise günümüze damga vuran en önemli itici güç.
Değişim o kadar hızlı ki, daha gelecek dediğinizde o gerçekleşmiş oluyor, daha 5 yıl önce bilim kurgu dediklerimiz bugün hayatımızda.
İşte o nedenle, Gelecek bugün, yani şimdi diyoruz.
Eğer şimdi gelecekse, bugün ne yapacağız? Geleceğe kendimizi nasıl hazırlayacağız?
Gelecek dediğimizde beni en çok ilgilendiren şey Kişisel Gelecek ve o Kişisel Gelecek Tasarımı. Yani gelecekteki insan ve kişi ile ilgiliyim.
Geleceğimizi tasarlayabilir miyiz?
Eğer yapabilirsek kendimize nasıl bir gelecek tasarlıyoruz?
Eğer gelecek üstümüze bu kadar hızla geliyorsa ondan “kaçınma” imkanımız var mı? Ya da ona yetişmemiz mümkün mü?
Bu kadar hızlı bir değişime insanın fiziksel bünyesi müsait mi?
Yoksa bir şekilde kendimizi gelecekten “koruma” yolları mı bulacağız?
Sorular son derece çeşitli.
Ben bu köşede sizlerle geleceğin “insan”ını paylaşmaya çalışacağım.
Gelecekte insan. Kişinin yani bireyin geleceği nasıl olacak?
Özellikle de kişinin yaşam içindeki rollerinde nasıl bir değişim olacağını, nasıl bir çalışma yaşamı içinde olacağını, kişinin kariyerini ve diğer sosyal rollerini konuşacağız.
Geçmişten bugüne gelen ve geleceğe doğru uzanan bir zaman dilimi içinde kendi geleceğimizi kurguluyoruz, ya da başkalarının kurgusu içinde bir rol alıyoruz.
Peki nasıl bir geçmişten geliyoruz ve nereye doğru gidiyoruz?
- İnsanlık tarihinde çalışma yaşamındaki en büyük ilk değişim Tarım Devrimi ile birlikte gerçekleşti. Tarım insanların yerleşik düzene geçmesine ve bu şekilde avcılık ve toplayıcılıktan yerleşik bir çalışma düzenine geçmesine neden oldu.
- İkinci büyük değişim ise Endüstri Devrimi 19. yy sonlarında yirminci yüzyılda ekonomiyi etkileyen başlıca faktörler şunlardı:
– Sanayi devriminin ulusal ekonomiyi tarım ekonomisinden üretim ve sanayi süreçlerine dayalı bir ekonomiye dönüştürmesi
– Kentleşme ve artan mesleki çeşitlilik. İnsanların yeni ortaya çıkan işleri nasıl tanımlayabilecekleri ve bunlara nasıl erişebilecekleri konusunda bir mesleki eğitime ihtiyaç.
– Kentlere ve denizaşırı ülkelere göç sayısında hızlı bir artış.
Sanayileşme, kentleşme ve göç, bir yandan işleri çeşitlendirir, işlerle ilgili eğitimin önemini artırırken öte yandan da mesleki rehberlik ihtiyacını da ortaya çıkardı.
- Bugün yeni bir devrimin içindeyiz. Dijital Devrim.
İnsanın yaşamını ve özellikle çalışma yaşamını bir kez daha değiştiren ve deyim yerinde ise alt üst eden bu üçüncü değişim, önceki ikisinden çok daha derin etkiler yaratmaya başladı.
1990’lı yıllardan itibaren internetin gelişmesi ve dijitalleşme, sadece bize keyifli iletişim araçları vermekle kalmadı, aynı zamanda hepimizi inanılmaz bir hızla birleştirdi.
-
Dijitalleşme yaygınlaşıyor ve nerede ise insan dâhil her şey dijitalleşiyor.
“Etrafımızdaki her şey dijitalleşiyor ve internet üzerinden kullanılabilir bir servis haline geliyor… “Dijitalleşebilen her şey ( canlı, cansız, hatta insanlar ) dijitalleşecek!” ( 1990’ların başında Nicholos Negroponte tarafından dile getirilmişti ) sloganıyla başlayan bu dönüşüm beraberinde yeni bir ekonomi oluşturuyor: Dijital Ekonomi! “ (Creaner, Martin. “Dijital Ekonomiyi Anlamak” Aya Kitap, 2015. )
- İnsan ve makine arasında yeni bir iş birliği dönemini başladı.
İnsan bazı işlerini akıllı makinelere bırakıyor, yapay zekâ ile insan aklına ihtiyacın giderek azaldığı bir dünyaya doğru gidiyoruz. Endüstri 4.0 ya da Akıllı Makineler ve Nesnelerin İnterneti Çağı başlıyor.
Endüstri 4.0 ya da Nesnelerin İnterneti olarak tanımlanan bu dönemde, makineler, ( İnsan dışında iş yapan her nevi iş aracını “makine” olarak adlandırabiliriz : bilgisayarlar, internet, akıllı telefonlar, internet, yapay zeka, sensörler, robotlar, 3D Yazıcılar, yüz, ses, görüntü analiz etme sistemleri vb birçok şey ) birçok alanda insanların işlerini elinden alıyor.
Dijital ekonominin en önemli sonuçlarından biri fabrikalarda otomasyonun dijital ile birleşerek Endüstri 4.0 dediğimiz noktaya evrilmesi. Endüstri 4.0, robotların birçok iş alanını ele alması, gelecekte beyaz yakalılar tarafından yapılanlar da dahil olmak üzere, birçok işin robotlar ya da yapay zeka tarafından yapılması ve, birçok mesleğin de ortadan yok olması anlamına geliyor.
Peki bu tarihte ilk kez mi oluyor ? Hayır.
Buhar makineleri icat edildiğinde ve ilk trenler engin topraklar üzerinde seyahata başladıklarında, sığır kovboyları sığır sürülerini trenler üzerine sürmüşler, el tezgahlarında kumaş üretenler, büyük fabrikalar kurulup işlerini kaybettikleri için makineleri kırmaya başlamışlardı.( * Luddizm – makine kırıcılar ) Ancak işler çeşitlenmeye, meslek sayısı artmaya devam etti, o zamandan bu yana istihdam sürekli olarak artıyor. 3.5 milyar rakamına yakınlaştı.
Robotlar gerçekten işlerimizi elimizden alacak mı?
“Robotlar işlerimizi elimizden alacak.. Gelecekte işsizlik o kadar artacak ki, herkese yeterince iş olmayacak. “
Son zamanlarda herkesin yüreğine korku salan sözlerle her yerde karşılaşabilrsiniz.
Bunu kesin olarak biliyor muyuz? Bu sürecin ne kadar hızlı olacağını, ne kadar hızla sektörlere ve dünyanın tüm ülkelerine yayılacağını biliyor muyuz? Henüz yeterince değil.
2016 yılında Davos’taki Dünya Ekonomik Forumunda robotların 2020 yılında 5 milyon mesleği ele geçireceğine dair açıklamalar yapıldı. Peki bu neye tekabül ediyor ? Evrensel iş güçü havuzunu 3 milyar olarak Kabul edersek bu rakam binde 1,5 civarında..
Robotlar ve “yapay zekâ” şimdiden bazı işleri insanın elinden aldı, öte yandan insanın yapabileceği birçok yeni iş ve meslek ortaya çıkıyor.
Aslında bir başka bakış açısı ile şunu söyleyebiliriz. Makineler, insanları bazı basit ve gereksiz işleri yapmaktan kurtarıyorlar.
İnsan bazı işlerini akıllı makinelere bırakırken kendisi farklı meşgalelere yöneliyor. Bugüne kadar makineler insanların işlerini nasıl kolaylaştırdıysa bundan sonra da insana yeni imkânlar, fırsatlar, ufuklar açmaya devam edecek.
İnsanın dijitalleşmesi farklı bir iş kültürü yaratıyor :
En azından robotların “şimdilik” tüm işleri ele geçirmeyeceğini söyleyebiliriz.
Peki bu bizi rahat ettirmeli mi..?
Hayır, çünkü beceri ve yetkinlikler için yeni bir döneme girdik ve bu dönemin gerektirdiği beceri ve yetkinliklere sahip olmaz isek, bu basit işleri makineler yapacağı için bizim yapabileceğimiz bir iş kalmayacak.
Yeni dönemin insanı, bu farklı uğraşların gerektirdiği yeni iş ve meslekler için yeni yetkinlik ve becerilere sahip olmak zorunda kalacak. Bu yeni beceri ve yetkinliklere sahip olanlar için yeni fırsatlar doğarken diğerleri için işler çok zorlaşacak.
Bu yeni dönemin yetkinlik ve becerileri bir süredir “21. Yüzyıl becerileri” olarak anılıyor.
Gelecek hızlı ve geldi bile.
İhmal edemeyeceğimiz ve göz ardı edemeyeceğimiz kadar hızlı.
Peki biz ne yapacağız? Başka bir yazıda da bu soruyu ele alalım.
Not : Bu yazı ilk olarak 18 Haziran 2018’de geleceksimdi.com web sitesinde yayımlanmıştır.