

Pandemi’nin bir yılı – Belirsizlik Çağında Yılmazlık – 2
Pandeminin bir yılını geride bıraktık.
Bu sürede neler yaptığımız ve bundan sonra ne yapacağımız, gelecek hayatımız için en önemli köşe taşlarından biri olacaktı.
21 Ağustos 2020’de bu konudaki ilk yazımı yazmıştım, şöyle bitiyordu :
- “Hikaye şöyle devam etmişti. 11 Mart’ta sınıfta yüz yüze başladığım, KÖK Kariyer Programını, okullar tatil olunca ertelemek zorunda kalmış, 13 Nisan’da bu kez #online olarak tekrar başlamıştım. Virüs ve okulların kapanması kariyer programını yapmamı engelleyememişti, bir şekilde bu engeli aşmanın yolunu bulmuştum.
Hikayenin bu kısmını da yazı dizisinin ikincisinde anlatayım. O zamana kadar hoşça kalın.”
Peki ne olmuştu da çözümü bulabilmiştim?
13 Mart akşamüstü İsparta’dan İstanbul’a dönerken, okulların tekrar açılacağına pek ihtimal vermiyordum. Aklımda hep şu düşünce şu vardı: Bu kısa sürmeyebilir, farklı bir önlem almamız lazım. Bu programı bir şekilde yapabilmeliyim. Peki ama nasıl?”
Kariyer programını sınıf bazlı olarak 15-20 kişilik sanal sınıflarda yapmak ayrı bir bakış açısı ve beceri getiriyordu.
Online olarak daha önceleri bazı eğitimlere Zoom üzerinden katılmış, Skype üzerinden de bazı toplantıları, ve birçok görüşmeyi yapmıştım. Ancak Zoom ya da başka bir platformdan daha önce sınıf içi yaptığım kariyer atölyelerini yapmak başka bir işti. Acaba olur muydu?
Bunun için de ilk iş Zoom’u öğrenmek olacaktı, bunun için en iyi yol birlikte öğrenmekti, ben Zoom’u bilmiyordum, ama bilen arkadaşlar vardı mutlaka..
Herkes iyi mi?
15 Mart günü KÖK iletişim grubumuza* ( KÖK kitabını yazdıktan sonra farklı ortamlarda birlikte çalıştığımız arkadaşlar, KÖK çalıştayını yaptığımız dostlarımız, mentorlarımız ile birlikte kurduğum Whatsapp grubumuz ) bir mesaj attım :
“ Arkadaşlar herkescikler iyiler mi? 😉👍
Henüz pandeminin ilk günlerindeydik, tedirginlik ve belirsizliğin en yoğun anıydı yoğun sis içerisinde ilerlemeye çalışan araçlar gibiydik. Tek tek cevaplar gelmeye başladı..
“ İyiyiz şükür, sen?: 👍 , 👍👍, 👍🏻, 👌🏼 “İki düz bi ters işte bildiğin gibi. Sen?”
“Ben de iyiyim. Bu ara kimseyle pek görüşemiyoruz. Özledim. 😉 Şöyle bir sarılsak diyorum. 🤗😘😂 Neyse ki sosyal medya üzerinden henüz bulaşmıyor. Ben sosyal medya üzerinden sarılmaya devam ediyorum. Emojiler sağolsun..”
Zoom öğrenmek üzere kendi aramızda bir eğitim yapabilir miyiz?
Hemen o akşam, çok sevdiğim bir İngilizce öğretmeni dostum var, Berk Kavas, onu aradım, onun bir süredir, kendi öğrencileri ile online eğitimler yaptığını biliyordum, yakın bir tarihte onunla YouTube’da yayınlanan bir kariyer sohbeti yapmıştık, yaptıklarını orada öğrenmiştim.
“Zoom öğrenmek üzere kendi aramızda bir atölye eğitim yapabilir miyiz” diye sordum. Onun her zaman olumlu pozitif yanını bildiğim için cevabından emindim, “olur hocam” dedi ve bunu KÖK iletişim grubunda paylaşmaya karar verdik.
Ertesi gün, 16 Mart sabahı KÖK iletişim grubuna sordum :
- “Dün Berk ile konuştuk. KÖK olarak bu konuda online eğitim tasarımı konusunda en iyi araçlar nedir, nasıl kullanabiliriz, bu konuda bir çalışma yapmayı düşünüyoruz. Kimler bu çalışmada yer almak ister?”
İlk ben diyen Yonca Özgün hocam idi, onunla da çok yakında bir kariyer sohbeti yapmıştım, enerjisi beni müthiş etkilemişti, İELEV okullarının bilişim koordinatörlüğünü yapıyordu, on parmağında on marifet diyebileceklerimizdendi, o sıralarda tam bir operasyon ruhu ile okulda online eğitimin standartlarını gece gündüz demeden yapmaya başlamışlardı, hemen şöyle yazdı:
“Zoom candır, gerisi heyecandır”
“İlk olarak Zoom üzerinden bir online buluşma yapalım, isteyen katılsın diyoruz.”
diye yazdım ve hemen katılım talepleri gelmeye başladı.
“Zoom pratik” “Güzel olur” 👍, 👍 Ben,
“Gerçekten şu süreci ciddiye almak ve alınmasını sağlamak gibi önemli sorumluluğumuz var.”
“akılcı çözümler üretmek, süreci olabildiğince verimli atlatmalarını sağlamak”
“online da olsa buluşmalarını sağlamak bence iyi olur.”
Ve hemen o akşam ilk katılan arkadaşlarla bir deneme Zoom buluşması yaptık.
Ardından şunu yazdım:
“Bugün ilk Zoom sanal buluşmamızı gerçekleştirdik, ve Zoom işini çözdük. Anladık ki, buradan hem eğitim yapabiliriz, hem birbirimizle video, slayt, belge vb. paylaşabiliriz, herkes karşılıklı konuşabilir. Bundan sonraki ilk buluşmamızda bir konu belirleyeceğiz ve bir örnek yapacağız.. 👏👏👏”
20 Mart “Zoomluyoruz” eğitimi
Eğitimi kendi içimizde yapmak istiyorduk, buna Twitter’da genel olarak da değinmiştim, Twitter’dan tanıdığım bir öğretmen dostumun, Sayid Özcan’ın “böyle bir eğitim ne kadar iyi olur” mesajı üzerine birden aklıma bir fikir geldi. “Neden bunu herkese açık yapmayalım ki” dedim, bir afiş hazırladım ve 19 Mart’ta yayınladım. Aslında hemen hiç bilmediğim bir konuda böyle bir işe kalkışmak biraz cesaret işiydi, ama gün olağanüstü davranma günüydü, sağlam arkadaşlarım vardı, onlara güveniyordum ve en önemlisi hata da yapsak önemli değildi, çünkü birlikte öğrenecektik, mükemmel hale getirmek için zaman yoktu.
Afişi yayınlamamla birlikte, katılım talepleri akmaya başladı, daha 24 saat dolmadan 100 kişiyi geçmiştik, Yonca hocamla konuştuğumda “kim yapacak eğitimi” diye sordu, ben de hep birlikte vereceğiz dedim, o da bu konularda insiyatif sahibidir, “o halde ben yapayım “dedi ve gruba hemen bir mesaj daha attım :
“Yonca hocam Zoom’a giriş, hesap açma ve diğer detayları anlatacak. Kendisi bu konuda uzmandır, dolayısıyla bize Zoom’u anlatması çok kıymetli olacak. Eğitimi paylaşarak vereceğiz. ”
20 Mart akşamı hem çok heyecanlı, hem de çok verimli bir eğitim oldu, Yonca hocanın tüm enerjisi, detaylı ve coşkulu anlatımı herkes mutlu etti.. O ilk eğitim bir başlangıçtı, talep o denli yüksekti ki hemen ikinci eğitime hazırlık yapmaya başladık, birinci eğitimde Yonca hocamdan öğrendiklerimle Zoom üzerinden çalışarak bir sunum hazırladım, ikinci eğitimi yine Yonca hocanın desteğiyle bu kez ben verdim. Talepler yoğun olunca, bir üçüncü Zoom eğitimi daha verdim ve artık hazırdım.
Eğitimin en güzel yolunu izlemiştik, birlikte öğrenme.
“Bir konuyu bilmiyorsan, birlikte öğren. O konuyu öğrenmek isteyenleri davet et, bu işi bilenleri çağır, bilenler bilmeyenlere anlatsın, beraberce öğrenin, sonra da öğrendiklerini yine beraberce başkalarıyla paylaş. En iyi öğrenme başkaları ile paylaşarak gerçekleşir. ”
Artık KÖK Kariyer programını TED İsparta Kolejinde lise öğrencilerine vermeye hazırdım, 9 Nisan’da Şule hocayı arayıp, programı online olarak yürütebileceğimi söyledim ve detaylı programı içeren bir mail gönderdim, kısa süre sonra onay geldi.
Harika, tüm materyallerimle hazırdım, gerisini de yolda halledecektim. ve biz 13 Nisan’da online olarak programa başladık. Nasıl bir program oldu, onu da bir başka yazıda anlatayım.
Bir dönüm noktası
Bu dünya için küçük ama benim için oldukça büyük bir adımdı.
Aynı zamanda KÖK Kariyer için de bir dönüm noktasıydı.
Sadece benim için değil, dünyadaki birçok insan için dönüm noktasıydı.
Pandemi geçmişte, böyle de yapılır mı dediğimiz ve erteleyip durduğumuz bir konuyu önümüze getirmişti ve zorunlu şartlar gereği buna mecbur kalmıştık. Ancak zorunlu olarak başladığımız bu süreç bizim için hem öğretici olacak, hem de birçok yeni fırsata kapı aralayacaktı.
Zoom ile neler yaptık, yaşamımızda nasıl bir yeri oldu, eğitimi, atölyeleri nasıl yürüttük, onu da bu yazı dizisinin üçüncüsünde anlatacağım.
Hikaye hala devam ediyor…
Kamil Kasacı
www.kokkariyer.com
KÖK Kariyer’de Kariyer Danışmanı